Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Koza Yarışması hakkında daha önce ufak bir post yazmıştım. Şimdi ise size başından sonuna kadar şahit olduğum bu heyecanlı sürecin detaylarını paylaşacağım. Instagram hesabımdan ve ilgili #kozamodayarışması ve #koza2016 hashtaglerinde daha fazla görsele ulaşabilirsiniz 🙂
Koza ve Hazırlık Süreci
Yarışma öncesi hazırlık sürecinde provaların ve ayarlamaların yapıldığı Istanbul Fashion Incube’e gidip genç tasarımcıların heyecanlarına yakından şahitlik ettim. Onların o panik haline, mutluluk ile endişe duygularını bir arada yaşamalarına tanık olmak anlatılmaz bir histi. Birbirlerine rakip olmalarına rağmen, aralarındaki iletişim ve yardımlaşma en çok dikkatimi çeken noktalardan biri oldu. Bu koşuşturma içerisinde sevgili genç tasarımcılardan Ayşegül Baydemir ve Selen Akyüz ile sohbet etme fırsatı buldum.
Mimar Sinan Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarımını bitirdikten sonra New York’ta 1 yıl daha eğitim alan, 29 yaşındaki Ayşegül‘ün bu 2.Koza deneyimiymiş. 2014 yılında da katılım göstermiş ancak malesef dereceye girememiş. Provalar sırasında tasarımları ve seçmiş olduğu kumaşların kalitesi gerçekten çok etkileyiciydi. Nereden esinlendiğini sorduğumda ise işin başında herhangi bir nokta belirlemediğini söyledi. Oturup bir hafta sonu 120’ye yakın eskiz çizdiğini ve bu çizimlere baktığında ”Bunlar baya baya savaşçıya benzediler yaa!” nın farkına varıp, son revizeleri savaşçı konsepti üzerinden yaptığını belirtti. Ayşegül’e mentörlük yapan moda tasarımcısı ise Gül Ağış oldu. Kendisinin özellikle kumaş seçimlerinde çok yardımcı olduğunu ve Gül Hanım’ın ”Bunu bunu yap”tan ziyade hep önerilerde bulunduğunu söyledi. Çok zorlandığını ve çalışmaktan geceleri neredeyse uyumadığını belirtmesine rağmen sohbetimiz boyunca oldukça pozitif ve neşeliydi.
25 yaşında olan ve Milano Istituto Marangoni’de eğitimini tamamlayan Selen‘in bu ilk Koza deneyimi. Tasarımlarını hazırlarken aydan esinlendiğini ve tüm bu süreçte en çok zorlandığı kısmın ise kumaş bulma olduğunu belirtti. Kumaşların renk tonlarının birbirini tutmaması gibi sorunlar yaşamasının yanı sıra kumaş tedariği için de hiç durmadan gezmiş ve çok yorulmuş. Sadece bir pantolonun kumaşı için Couture’de kullanılan özel bir kumaş olduğundan dolayı 10 metresine 1000 TL vermiş. Beyaz sandalet şeklinde olan ayakkabılarrı ise babasının İzmir’de ki tüm tabancıları seferber ederek yaptırdığını belirtti. Aydan esinlenerek oluşturduğu tasarımlarının en dikkat çeken özelliği ise flaş sayesinde ortaya çıkan parlak detaylardı. Selen’e Gamze Saraçoğlu mentörlük yaptı. Tam kendisine çok yardımcı olduğunu belirttiği sırada Gamze Hanım yanımıza geldi ve kafa kafaya verip son kontrolleri beraber yaptılar.
Bir süre sonra kimse nefes almadan işlerine konsantre olmuş ve herkes sadece Salı gününe en iyi şekilde hazırlanabilmenin heyecanına kapılmıştı. Bu süreçte de genç yeteneklere başından sonuna kadar yardımcı olan ve onlar kadar yorulan değerli Moda Tasarımcısı Özlem Kaya’nın emeği de göz ardı edilemez. Kendisiyle defile öncesi sohbet etme fırsatı bulduğumda ne kadar emek harcayıp yorulduklarından ama bir o kadar da keyif aldıklarından bahsetti. Samimi ve içten olan böyle değerli organizasyonlar içerisinde de istekle bulunan değerli tasarımcıya çok teşekkür ederiz.
**
Backstage ve Gökhan Yavaş
Ben Incube’dan çıktıktan sonra benim için hayat normal standartlarında devam etti. Ancak genç tasarımcılar gece gündüz demeden bugüne kadar hazırlanıp zurnanın son deliğinde buldular kendilerini. Ben de defile öncesi ufak bir Backstage ziyareti gerçekleştirip oranın da tansiyonunu ölçmek istedim. Ve 5 dakika sonra iliklerime kadar işleyen heyecan hissi tarif edilemezdi. Gencecik tasarımcılar modellerin üzerinde ki tasarımlarını dikkatle izliyor ve son dokunuşlarını gerçekleştiriyorlardı.
Bu sırada sevgili Gökhan Yavaş ile kısa bir söyleşi yaptık. 9 Eylül Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarımı mezunu 28 yaşında ki Gükhan’ın bu 3. Koza deneyimiydi. ”Allah’ın hakkı üçtür ve bu son şans” diye esprili bir şekilde durumu dile getiriyor ki bu yarışmada ikincilik derecesini alarak hepimizi çok sevindirdi. Erkek giyim tasarımları yapıyor ve bu sezonki tasarımlarında esinlendiği nokta Instagram olmuş. Dijital ortamın çığrından çıkışından bahseden Gökhan, Instagramın eski logosunda yer alan renkleri kullandığını ve kadınların koyduğu dudak büzme hareketinden etkilendiğini belirtti. Instagramın bizim üzerimizde oluşturuğu plastik yaşam ile Pup-up’ı birleştirip, canlı renklerin olduğu, farklı malzemelerin buluştuğu ve dudak objesinin çeşitli şekillerde kullanıldığı 6 adet tasarım ortaya çıkarmış. Devamlı gülen yüzüyle yayılan pozitif enerjisi yadsınamaz bir gerçek. Gökhan’a bu hazırlık sürecinde değerli Moda Tasarımcısı Niyazi Erdoğan mentörlük yaptı. Defile öncesi kokteyl alanında Niyazi Bey ile olan sobhetimiz sırasında kendisinin de 2004 yılında bu yarışmada yer aldığını ancak dereceye giremediğini öğrendim. Bu kadar başarılı tasarımcıları bizlerin hayatımıza katan bu yarışmanın ne kadar önemli olduğunu bir kere daha anlamış oldum. Gökhan ile çalışmanın keyifli olduğundan bahseden Niyazi Bey’in umudu Gökhan’ın bu yıl başarılı olması yönündeydi ki öyle de oldu.
**

**
Defile Zamanı
Önemli iş adamlarının, moda tasarımcılarının ve bir çok ünlünün de içinde olduğu yüksek katılım ile önce çok keyifli bir kokteyl gerçekleştirildi. Sunumlarla renklenen kokteyl sırasında kendini ve tarzını çok sevdiğim Blogger arkadaşım Nil Ninat ile sohbet ettik. Kendisi de bu tarz organizasyonları destekliyor ve hemen hemen hepsine katılım göstermeye çalışıyor . Nil’in tasarımlarını beğendiği favori tasarımcısı ise Ayşegül Baydemirdi. Benim de favorilerim arasında yer alan Ayşegül malesef dereceye giremedi.
Saat 21:00’de salonun kapılarının açılmasıyla beraber misafirler tek tek yerlerini almaya başladı. Başından beri harika olan organizasyon burada da kusursuzluğunu korumaya devam etti. Büyük bir salon, harika ışıklandırma ve sahne konumlandırmasıyla göz dolduruyordu. Koltuklarda 10 genç tasarımcıyı ve tasarımlarını anlatan ve kendi eskizlerinin olduğu kitapçıklar bulunuyordu. Böylece izleyiciler defile başlamadan hem fikir sahibi olmuş hem de defile sırasında ‘Hangi tasarım hangi tasarımcıya aitti?’ çıkmazına girmemiş oldular.
Defilenin kusursuz ve başarılı kareografisi ise Oner Evez‘e ait. Bu kusursuz atmosferde izleyiciler yerini aldıktan sonra da defile etkileyici bir ışık show ile başladı. Her tasarımcıya ait 6 giysi ile toplamda 60 tasarım kendini podyumda göstermeye başladı. Her bir tasarım emekle, özenle hazırlanmış ve acemilikten uzak tamamen profesyonel havalarıyla büyük beğeni topladı diyebilirim. O kadar kalabalıkta herkesin beğeni dolu bakışlarına yakından şahit oldum ve genç tasarımcılarla gurur duydum. Modellerin yürüyüşleri tamamlandıktan sonra da her tasarımcı kendi modelleriyle beraber podyumda tekrar yürüdüler.
Tasarımlar ve defile videosu için Youtube kanalıma lütfen >> Özge Arın << tıktık
Tüm tasarımcılar ve tasarımları modellerle beraber sahnede ki yerlerini aldıklar ve gecenin sunucusu Simge Fıstıkoğlu sunumuna başladı.
Gizia imzalı yeşil, çok şık bir elbiseyle göz dolduran Simge Fıstıkoğlu konuşmasına değerli juri üyelerinin isimlerini tek tek söyleyip teşekkür ederek başladı. Bu isimler arasında bir isim vardı ki diğerlerinden biraz daha fazla çığlık ve alkış toplamış olabilir. Moda Yazarı ve Marka Danışmanı, aynı zamanda benim de IMA’dan sevgili eğitmenim Barış Çakmakçı. Kendisinin de bu organizasyonda emeği oldukça fazla ve herkes tarafından çok sevilen birisi olduğu için ben bu tepkiye çok şaşırmadım açıkçası.
İşte tüm juri üyeleri,
- Hakan Yıldırım – Moda Tasarımcısı
- Özgür Masur – Moda Tasarımcısı
- Niyazi Erdoğan – Moda Tasarımcısı
- Gül Ağış – Moda Tasarımcısı
- Özlem Kaya – Moda Tasarımcı
- Barış Çakmakçı – Moda Yazarı ve Marka Danışmanı
- Tamer Yılmaz – Moda Fotoğrafçısı
- Murat Süter – Kreatif Direktör
- Ömer Taviloğulu – Mudo Yönetim Kurulu Başkanı
- İsmail Kutlu – Gizia Yönetim Kurulu Başkanı
- Gülden Yılmaz – Koton Yönetim Kurulu Başkanı
- Zeynep Özçoban – Park Bravo Yönetim Kurulu Üyesi
- Suzan Toplusoy – Roman Tasarım Direktörü
- Aslı Abbasoğlu – Beymen Academia Tasarımcısı
- Özge Sarıkadılar – Glamour Türkiye Genel Yayın Yönetmeni
- Cem Altan – İHKİB Yönetim Kurulu
- Seda Lafçı – İMA Genel Direktörü
- Mehtap Elaidi – Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı
- Dilek Alpan – Mimam Sinan Üniversitesi Öğretim Üyesi
- Yeşim Bağrışen – Marmara GSF Tekstil Bölüm
- Nesrin Önlü – Dokuz Eylül Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarımı Bölüm Başkanı
- Müşerref Zeytinoğlu – Yeditepe Üniversitesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölüm Başkanı
- Raf Stesmans – İMA Öğretim Üyesi
- Roy Peach – London Collage of Fashion Eski Dekanı ve Profesörw
Bu teşekkür konuşmasının ardından 3.lük ödülünü vermek için Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı Mehtap Elaidi sahnedeki yerini aldı. Kendisinin de oldukça heyecanlı olduğuna şahit olduğumuz Mehtap Elaidi kısa bir konuşmanın ardından üçüncülük ödülünün sahibi sevgili Müge Aras‘a ödülünü teslim etti. Benim de tasarımlarını çok beğendiğim Müge Aras’ı gönülden tebrik ediyorum.
Daha sonra ikincilik ödülünü vermek için İHKİB başkanı Hikmet Tanrıverdi sahneye davet edildi. Simge Fıstıkoğlu, ikincilik ödülünü kazanan kişiyi açıklamak için ”Ben adını yavaş söyleceğim” diye esprili bir göndermeyle başlayan cümlesine ”Gökhan Yavaş” coşkusuyla devam etti. 3. kez yarışmaya katılan Gökhan Yavaş’ın mutluluğu gözlerinden okunabiliyordu. Çok kişinin alkışını toplayan sevgili Gökhan konuşmasında çok çok mutlu olduğunu belirtip herkese teşekkürlerini iletti.
**

Ve son olarak birincilik ödülünü vermek için Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Başkan Vekili Tahsin Öztiryaki sahneye davet edildi. Haftalardır hazırlıkları devam eden ve heyecanla beklenen bu gecenin birincisi ise Tuğçe Demiran oldu. Kişisel fikrim tasarımlarına baktıktan sonra kesinlikle dereceye gireceği yönündeydi ve Koza 2016’ya adını altın harflerle yazdırmış oldu. Kendisini tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum.
Sonuçlarda açıklandığına göre artık biraz eğlenebiliriz diye düşünüyorum. Bunun için de tavandan üstümüze yağan konfetiler oldukça yardımcı oldular. Ünlü Moda Tasarımcısı Zeynep Tosundan, İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi’ye kadar herkes bu keyifli anların tadını çıkardılar.
Baştan sona muhteşem hazırlanmış bu organizasyonda yer almak benim için çok büyük bir mutluluktu. Her bir dakikasından keyif aldım diyebilirim. Tüm tasarımcıların sıcakkanlı tavırları, genç tasarımcıların heyecanlı ve mutlu halleri, tüm o koşuşturmalar unutulmaz anlardı. 25. Koza Genç Moda Tasarımcıları Yarışmasını dört gözle bekliyor olacağım.
Sevgilerle,